BELKİ...






Aslında göründüğünden çok ama çok güzel oldu, ama ışıkla kavgamda en son ben yenik düştüm ve bu fotoğrafı koydum. Dün kaptırdım kendimi polimer kille birşeyler yapmaya derken, münasebetsiz komşum, saçma sapan bir iş bırakıp gitti. Üstelik yaparmısın bile demedi. O kadar canım sıkıldı ki, bir yukardaki kolye ucunu fırınladım. Bıraktığı işi yaptım ama akşam almaya geldiğinde de uyardım, mümkünse bir daha bana gelmemesini de ekleyerek. Umarım anlamıştır.
Canımı sıkan tarafı daha adımı bile bilmiyor, bende onun adını bilmiyorum. Sorma gereği bile duymadan, sırf işimi yaptırayım mantığıyla bana yaklaşıyor. Başka bir komşum daha var, gayet düzgün, saygılı bir insan. Bu sabah geldi, utana sıkıla ricayla oğlunun performans ödevi için hayvan figürleri yapabilirmiyiz diye sordu. Ben de zaten düşünüyordum böyle bir şeyi, yarın müsaitim gelin yapalım dedim. Böylesine can kurban, değil mi ya? Neyse dün böyle keyifsiz bir gündü. Bu sabah erken uyandım, Bilge' nin odasındaki kütüphaneden kitap baktım. Elim şiir kitaplarına gitti.Cafer Yıldırım' ın "Yurtsuz Sevda" kitabını aldım, ardından elim Ahmet Arif' in "Hasertinden prangalar eskittim" kitabına uzandı. Defalarca okumuşumdur, ama olsun aldım iki kitabı da yanıma. Hava da tam hasret, hüzün ve özlem dolu sevda şiirleri okunacak bir hava.
.........
Rüya bütün çektiğimiz.
Rüya kahrım, rüya zindan.
Nasıl da yılları buldu,
Bir mısra boyu maceram...
Bilmezler nasıl aradık birbirimizi,
Bilmezler nasıl sevdik,
İki yitik hasret,
İki parça can.
çatladı yüreği çakmaktaşının
Ağıyor gök kuşaklarının serinliğinde
çağlardır boğulmuş bir su...
Ağıyor yeşil.
Okurken AhmetArif' in bu güzel dizelerini, kulağımda Fikret Kızılok' un naif, içimi titreten sesi.
Boşver diyorum kızma insanlara, üzme yüreğini Sevda. Sen Bilge' nin annesi, Kocanın karısı, kardeşlerinin ablaları, anne ve babanın evladısın. Alışmış olmalısın bu bencilliklere, kapatmalısın güzelliklerle üzerini...Kocaman bir gülümseme kondurmalısın yüzüne, umudunda yüreğinde saklı kalsın "belki bir gün insanlar bencil olmayı bırakır" diye...

Yorumlar

  1. Gerçekten sıkma canını Sevdacım, hayat böyle birşey. tatsızlar tatlılardan her zaman fazla, iş onları hayyattan ayıklamayı bilmekte.
    Leylakları keşfettiğine sevindim. Sen merak etme Ankara'nın hala ölmeyen çiçeğidir, yakında bütün eski semtlerin ufak bahçelerinde açmaya başlar. Seyran'da da çoktur, görürsün. Benim için de kokusunu çek içine.
    Ahmet Arif'i çok severim, gençliğim şiirlerini ezberlemekle geçti.
    "Ardarda kaç zemheri
    Kurt uyur, kuş uyur, düşman uyurdu
    Bir ben uyumadım
    Kaç leylim gece
    Hasretinden prangalar eskittim..."
    Bu dizeleri kendimin yazabilmiş olmasını öyle isterdim ki...
    Çok öpüyorum seni

    Nurşen

    YanıtlaSil
  2. Ah Nurşenciğim,Leylak kadın ne güzel yazmışsın içim sevinçle doluyor senin gibi insanların var olduğunu bilmek aslında umuduma umut katıyor.Sabah annemle konuştuk bana dünkü havayı tarif ediyor, ben gülüyorum çünkü senin fotoğrafların ve anlatımın gözümün önünde zaten biliyorum diyorum. Bende sevgiyle öpüyorum, kendine iyi bak

    YanıtlaSil
  3. Sevdacığım, sen zaten öyle bilgece yazmışsin ki bize söylenecek söz bırakmamışsın. Böyle güzel bir prensesin annesi olarak çok şanslısın. Bırak insanlar kendi nefretlerinde boğulsunlar. Hep sevgiyle ve gönlünce yaşa

    YanıtlaSil
  4. Sevgili Umur Ada' nın güzel annesi, çok güzel sözler bunlar, yarın kütüphaneye gidiyoruz, umarım Bilge' de Ada kadar keyif alır ve biz "Kütüphane buluşmaları" düzenleriz. Sevgiler...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder